Goblin ekibinin dümencisi Aydın Yurdum, Amex Göcek Cup
birinciliği sonrası Les Voiles St. Tropez’de ilk üçe girme sözü vermişti
hatırlarsanız. St. Tropez’den bize gelen bilgilere göre ekip bu sözünü tutacak
gibi görünüyor. Çünkü takım halen overall’da beşinci, atmalıda ise ikinci
sırada. Goblin ekibi şimdi önlerindeki maçlara bakıyor. Bizler ise takımdan
güzel haberler bekliyoruz. Bundan sonra da şansları yaver giderse ilk üçe
girmeleri çok büyük bir olasılık. Goblin’in pazartesi günü başlayan mücadelesi pazar
günü sona erecek. Takımın dümencisi Aydın Yurdum, St. Tropez maceralarını
Başüstü’ne anlattı:
"Hava çok garip burada. Hem yönü hem sürati sürekli değişiyor.
İlk günler yağmurlu ve gri bir hava vardı, rüzgar ise 2-5kt arasıydı. Ama şimdi
saat 14:00’e kadar 0-2 knot olan hava daha sonra 25kt’lara kadar ulaşıyor.
Pazar günü antreman yaptık ama hiç hava yoktu. Tanımadığımız bir teknede ve
havada antrenman çok sinir bozucu ve stresliydi. Can sıkıcı ve keyifsiz bir gündü kısacası.
Ertesi gün aynı havada yarışa girdik. Start ile birlikte ilk üç pozisyonda düzeltmeli
zamanda muhtemelen birinci giderken hava bitti ve arkadan gelenler bunu görüp
sahile girerek oradan esen sağanaklarla bizi geçtiler. Zaten ilk orsa şamandırasında
rota kısaltması vererek direkt finişe gönderdiler her grupta çok az tekne yarışı
bitirebildi! Biz de iki tekne boyu kala zaman limitinde bitiremedik. Tam bir
hakem rezaletiydi çünkü yarışın süresi üç saatti. Son finiş saati de 18:30’du. Start
16:00’da verildi. Yani finiş için aslında üç saatimiz yoktu. En acıklısı sabah
saat 10:00’dan itibaren hava olmadığı için 16:00’ya kadar bekledik ancak sonra
yine aynı havada start aldık. Hakemler bu yarıştan sonra çok yuhlandı. Neyse ki
ertesi gün son finiş süresini uzatarak hatalarını anladıklarını gösterdiler ama
olan bize oldu.
İkinci gün yarışının startında hava biraz daha iyiydi, hatta
sonrasında 30kt’lara kadar çıktık. Çok iyi gidiyorduk, son şamandırayı dönerken
beşinci durumdaydık. St. Tropez önündeki finişe giderken hava yine bitti ama ön
grubu yakalayıp geçtik ve birinci duruma geldik. Ama yarışın süresi bitti ve
kurallara göre son şamandıradaki dereceler kabul edildiği için beşinci olduk.
Yine kısmetsizdik.
Üçüncü gün ise baştan sona iyi yarıştık. Orsa şamandırasında
bir Fransız Farr 30 ile sancak iskele geldik ve takım bize protesto çekti. Biz
ise ceza dönüşü yapmadık, yolumuza devam ettik ve yarışı birinci bitirdik.
Yarışın ardından girdiğimiz protesto duruşması yaklaşık bir saat sürdü.
Kendimizi çok iyi savunduk ve karşı tarafın Fransız şahidine rağmen protestoyu
kazandık.
Şu anda overall’da beşinci durumdayız, atmalıda ise ikinci.
Tüm dileğimiz toplam beş yarışın gerçekleşmesi ve ilk günkü DNF’i atmamız. Son
yarışlarda da iyi gidersek şansımız oldukça yüksek.
Denizde güzel sistem kurmuşlar, toplam 20 rota var ve yarış
öncesi bayraklarla bildiriyorlar, ona göre yarışıyoruz. Tüm startlar orsa
başlıyor, sonra her türlü seyir var. Komite ilk günkü saçmalık dışında çok
becerikli. Atmosfer ise muhteşem. Klasik tekneleri seyretmeye doyamıyoruz, J
Boat’lar bambaşka bir dünya. Wally’ler tercihim olmasa da büyük ve çekici.
Açıkçası tüm bu büyüklerin arasında A35’le dolaşmak biraz komik ve ezik bir
duygu ama en azından hızımızla biraz olsun rahatlıyoruz.
Burada dikkatimi çeken güzel şeylerden biri de Sardinya’daki
gibi motoryatlardaki lüksün göze batmaması. Oysa St. Tropez’de, en son gelen
Arap şeyhinin dünya sıralamasındaki teknesi bile klasiklerin yanında sönük
kaldı. Burası gerçek anlamda yelken baskın bir yer."
Güncel içeriklerinizdeki süreklilik ve ayrıntılı anlatım diliniz için tebrik ederim. Bu alanda bir eksikliği giderdiğinizi düşünüyor, blogunuzu ilgiyle takip ediyorum.
YanıtlaSilÇok teşekkürler. Böyle şeyler duymak beni daha çok motive ediyor :)
YanıtlaSil