Aşağı Yarışı’nda rota değişti. Bir ay önce TAYK tarafından yapılan açıklamada Büyük Yarış’ta ilk durağın Midilli Adası olacağı, ardından filonun Bodrum’a doğru hareket edeceği duyurulmuştu. Ancak durum değişti ve Midilli Adası rotadan çıkarıldı. TAYK Genel Müdürü Cahit Üren; vize, ulaşım, iletişim gibi teknik sorunlar nedeniyle bu kararın alındığını söyledi. Son üç yıldır Bozcaada’nın tekrar yarış rotasına alınması konusunda yarışçılardan yoğun talep geldiğini belirten Üren, filonun Bozcaada’dan yine Çeşme, ardından Bodrum’a devam edeceğini kaydetti.
29 Mart 2013 Cuma
28 Mart 2013 Perşembe
En büyük düşmanı nem
Fotoğraf: Rick Deppe |
İlk VO65’in ortaya çıkmasına az kaldı. Tüm parçaların
birleştirileceği İngiltere’deki Green Marine’de son günlerde hummalı bir
çalışma var. İtalyan Persico’dan gelen gövde ve Fransız Multiplast’tan
gönderilen güvertenin bir araya getirilmesi İngiltere’nin soğuk ve nemli
havasında, pek de kolay olmayan koşullarda gerçekleştiriliyor. Alışılagelmişin
dışında, farklı tersanelerde üretilen gövde ve güvertenin uygun bir şekilde yapışmasını
sağlamaya çalışan tersane çalışanlarının bu süreçte en büyük düşmanı nem. Bu
yüzden bir araya getirilen gövde üç günde bir 75 dereceye kadar ısıtılıyor.
Bu arada bir hummalı çalışma da dünyanın diğer ucunda, Yeni
Zelanda’da. Sadece bu yarışın değil, 2017-18 yarışının da armasını üretme
görevini üstlenen Southern Spars’ta ilk VO65’ler için çalışmalar son hız devam
ediyor. Yüksek modüllü (high modulus) armalardan iki tanesi tamamlandı, üç
tanesi boyama aşamasında, iki tanesinin de laminasyonu yapılıyor. İlk armanın
önümüzdeki ay gemiyle Green Marine’e ulaştırılması planlanıyor.
Volvo Ocean Race’in deneyimli yarışçılarından, son VOR’da
Camper ekibinde yer alan donanım uzmanı ‘Salty’ Rob Salthouse geçtiğimiz
günlerde Southern Spars’ın Auckland’daki fabrikasını ziyaret etti ve
gördüklerini aşağıdaki filme aktardı.
27 Mart 2013 Çarşamba
66 yelkencimizle Garda Gölü’ndeyiz
Yarışçı sayısıyla Guinness Rekorlar Kitabı’na giren İtalya
Garda Gölü’ndeki Optimist Buluşması yarın başlıyor. Yaklaşık 10 gün önce 1.175
kişiyle zaten geçen yılın rekorunu geçen Garda Optimist Buluşması’nda katılımcı
sayısı 1.300’e ulaştı. Yarışla ilgili bu rekor haberleri artık pek ilginç
gelmiyor haliyle. Ancak bizim için ilginç olan bir kısmı var. Şöyle ki… Yarışa
bu yıl 30 farklı ülkeden katılım var. Katılımın en yüksek olduğu ülkelerden
biri Türkiye. Garda Optimist Buluşması’nda bu yıl toplam 66 Türk sporcu
yarışacak. Ayrıca yarış tarihinde bu yıl ilk kez Sri Lanka’dan bir yarışçı da
startta yerini alacak.
Cadet (9-11 yaş arası) ve Juniors (12-14 yaş arası)
sınıflarında yapılacak 31. Optimist Buluşması 31 Mart’ta sona erecek. Son iki
yıldır yelkencilerimiz Nogay Dökmeci ve Ömer Işık’ın birinci olduğu Garda
Optimist Buluşması’nda bakalım bu yıl yine birincilik elde edebilecek miyiz...
Güçler birleşti
3
Kasım’da Fransa’nın La Havre kıyılarından start alacak olan, en önemli
transatlantik yarışlarından Transat Jacques Vabre’la ilgili haberler yavaş
yavaş dökülmeye başladı. Geçenlerde son Vendee Globe’un efsane ismi Jean Pierre
Dick’in yeni MOD70’ini suya indirdiğini ve bu yarışa hazırlandığını yazmıştım.
Bu kez haber Safran cephesinden.
Son
Vendee Globe’da yarıştan sadece bir gün sonra salması düşerek yarıştan çekilmek
zorunda kalan Guillemot şimdi tüm enerjisini Transat Jacques Vabre’a vermiş
durumda. İki kişilik ekiplerin mücadele ettiği bu yarışta Guillemot’a çok gövdeli
uzmanı yelkencilerden biri olan Pascal Bidegorry’nin eşlik edeceği açıklandı.
Bu, Guillemot ve Bidegorry’nin ilk yarışı değil. İkili daha Round Britain and
Ireland’da birlikte yarışmıştı. Diğer yandan her iki yelkencinin de Transat
Jacques Vabre’da birincilikleri var; Guillemot Safran’la 2009’da, Bidegorry de
2005’te Banque Populaire ile birinci olmuştu.
Dev
trimaran Banque Populaire V’in üretim aşamasında görev alan Bidegorry, Loick Peyron’un
bu tekneyle 2012’de elde ettiği Jules Verne Trophy rekorunda ekibinde yer
alıyordu. Fransız yelkenci halen Yann Guichard’ın MOD70’i Spindrift Racing ekibinde
yarışıyor. Guillemot bu işbirliği konusunda şunları söylüyor: “Daha önce
birlikte yaptığımız seyirlerde birbirimizi çok iyi tamamladığımızı gördük.
Pascal hava durumu konusunda Vendee Globe’da da bana yardımcı olmuştu. Özetle
ikimiz çok iyi anlaşıyoruz ve bu, Atlantik geçişi için en önemli faktörlerden
biri.
Vendee
Globe’un ardından karaya alınan ve 25 Nisan’da yeniden suya inmesi planlanan Vincent
Lauriot Prevost ve Guillaume Verdier tasarımı Safran’ın üretimine 2006’da
Larros Tersanesi’nde başlandı, 2007’de suya indi. IMOCA sınıfının en yenilikçi
ve en hafif teknelerinden biri.
25 Mart 2013 Pazartesi
Kıran kırana…
Aşağıdaki görüntüler dünyanın diğer ucundan, Yeni Zelanda’dan.
Ülkenin en önemli yarışlarından Auckland Regatta 22-24 Mart tarihleri arası
yapıldı. Yarışlar 14 ayrı sınıfta gerçekleştirildi. Bizi ilgilendiren ise
yarışın ilk gününde arka arkaya meydana gelen iki direk kırma vakası. Sebebi
forestay kaynaklı.
Jean Pierre Dick artık MOD 70’le yarışacak
Vendee
Globe’u salmasız bir halde 86 günle tamamlamakla kalmayıp bir de yarışın
dördüncüsü olarak gerçek bir kahramana dönüşen Jean Pierre Dick’in hayatında
yeni bir dönem başlıyor. Vendee Globe efsanesinin bu yeni dönemde yol arkadaşı
Virbac-Paprec 70 olacak. Dick bundan sonra yelken kariyerine üç gövdeli maksi
trimaranı MOD 70’le devam edecek.
Virbac-Paprec
70 geçtiğimiz günlerde Lorient’de suya indi. Suya indirme töreni sırasında Jean
Pierre’in ne kadar heyecanlı olduğunu söylediği sözlerden anlaşılıyordu. Şöyle
diyordu Jean Pierre Dick:
“Bugünden
itibaren hayatımda yeni bir sayfa açıldı. Benim için yeni bir mücadele
başlıyor. Yeni teknemi gördüğümde onunla gurur uydum. Bu an bana ilk Virbac-Paprec’in
2003’te suya indiği günleri hatırlattı. Böyle değişim dönemlerini çok
seviyorum. Yeni bir maceranın başlangıcı anlatıma geliyor. Şimdi tekneyi
tanımam gerekiyor, çok hızlı öğrenmem gerek. Neyse ki ekibim çok deneyimli ve
hevesli kişilerden oluşuyor.”
Jean Pierre
Dick ve ekibi antrenmanlarına başladı. Dick ve Virbac-Paprec 70’in 2013
programı şöyle:
3-6 Mayıs
2013, Grand Prix Guyader
9-12 Mayıs
2013, Armen Race. La Trinite-sur-Mer’den start alan 360 millik bir açık deniz
yarışı.
9-30 Haziran
2013, Route des Princes. Yarış Valencia, Lizbon, Dublin, Plymouth ve Morlaix
olmak üzere beş ayaktan oluşuyor.
3 Kasım
2013, Transat Jacques Vabre. İki kişilik transatlantik yarışı Le Havre ve
Itajai arasında yapılıyor.
Bu arada
Virbac Paprec 70’in de suya inmesiyle filodaki tekne sayısı yediye ulaştı.
Diğer MOD 70’ler şunlar:
Race for
Water, skipper Steve Ravussin
Orion
Racing, skipper Cam Lewis
Michel
Desjoyeaux
Groupe
Edmond de Rothschild, skipper Sebastien Josse
Spindrift
Racing, skipper Yann Guichard
Musandam-Oman
Sail, skipper Sidney Gavignet
Fotoğraflar:
Ywan Zedda/Virbac Paprec
24 Mart 2013 Pazar
“Tanrı bir Kiwi olmalı”
Grant Dalton |
Bu cümle benim değil ETNZ’nin koçu Joey Allen’ın.
Hatırlarsanız geçen hafta ETNZ’ye nazar değdi diye duyurmuştum; takımın bugüne
kadar hiç hasar görmeyen AC72’sinin kanat yelkeni vinçle taşınırken 20kt’a
ulaşan rüzgar nedeniyle küçük bir hasar görmüştü. Neyse ki sadece küçük bir
hasar…
Takımın CEO'su Grant Dalton, “O gün hava oldukça rüzgarlıydı ve yelken küçük bir
hasar gördü. Joey Allen da olay üzerine, ‘tanrı bir Kiwi olmalı ve bizi korudu’
dedi. Evet, çok ciddi bir hasar alabilirdik. Bizim için iyi bir ders oldu”
diyor.
İki günde tamir edilen kanat yelkenin şu an gayet sağlıklı
halde olduğunu söyleyen Dalton sözünü şöyle tamamladı: “Hayat devam ediyor. Kanat
yelken parçalara ayrıldı ve paketlendi. Şimdi San Fransisco zamanı.”
Tanrı bir Kiwi mi kimbilir… Ama şansın ETNZ’den yana olduğu
kesin.
Okyanustan bildiriyorum
Volvo Ocean Race’te, daha önce takımlar tarafından seçilen
Media Crew Member (MCM) yani medyacılar 2014-15 yarışı için Volvo Ocean Race tarafından
belirleniyor biliyorsunuz. Bunun için iyi ay önce duyurular yapıldı, yetenekli
kişileri davet etmek için filmler yayınlandı, ben de buradan aktarmaya
çalıştım. Geçen gün Volvo Ocean Race’ten yapılan açıklamada, bu iki aylık
süreçte başvuru sayısının inanılmaz bir rakama ulaştığı, 1.500’den fazla
kişinin bu göreve talip olmak üzere CV’sini gönderdiği belirtiliyordu.
Başvurular dünyanın her yerinden ama en çok yarışın ana
vatanı da sayılan İspanya’dan. ABD, Brezilya, Birleşik Arap Emirlikleri gibi
2014-15 yarışının durak şehirlerinin yanı sıra Türkiye’den de başvuru olduğu
belirtiliyor.
Daha önce media crew member olarak anılan bu görevin yeni
ismi ise onboard reporter. Projenin yöneticisi 2008-2009 yarışında Puma’nın
medyacılığını üstlenen, bir önceki yarışta da Puma için bu kişinin seçilmesi
sürecini yürüten Rick Deppe. Başvurular için resmi bir son tarih yok.
Dolayısıyla hala isteyenler hala başvurabiliyor. Rick Deppe başvuruların ulaştığı rakam karşısında
kendilerinin de donup kaldığını söylüyor ve şöyle devam ediyor:
“Şu ana kadar 1.500 kişi başvurdu ve CV’ler gelmeye devam
ediyor. Şu an gelen CV’lerin hepsini tek tek, dikkatli bir şekilde inceliyoruz.
İşin en önemli kısmı seçeceğimiz adaylarla takımları doğru bir şekilde
eşleştirmek olacak. En büyük çekincemiz acele edip yanlış kişileri seçmek.
Dolayısıyla çok dikkatli olmak zorundayız. Önümüzde zorlu bir süreç var.
Seçim aşamasında yarışın hayranlarının ne beklediğini bilmek
de çok önemli. Biz de bu yüzden takipçilerine Volvo Ocean Race’te takımlardan
nasıl haberler gelmesini ve ne görmek istediklerini sorduk. Onlar da oradaki
gücü, enerjiyi gösteren fotoğraflar ve görüntüler görmek; teknedeki gerçek
hayatı, detayları anlatan hikayeler okumak istediklerini söylediler. Yarışçılar
ne yapıyor, ne düşünüyor, ne hissediyor gibi… Dolayısıyla bizim de en önemli
kriterlerimizden biri adayların oradaki hikayeyi en gerçekçi ve etkileyici
şekilde aktarabilme yeteneğine sahip olması. Benim adaylara tavsiyem
kendilerini bu konuda en iyi şekilde ortaya koymaları.”
20 Mart 2013 Çarşamba
Gana’dan Volvo Ocean Race atağı
Volvo
Ocean Race’te geçtiğimiz hafta bazı gelişmeler vardı. İlk önce Çin’in Sanya
şehrinin 2014-15 yarışında filoyu bir kez ağırlayacağı açıklandı. Ardından,
üretildiği İtalya’daki Persico Tersanesi’nden treylerle yola çıkan ve minik bir
Avrupa turu yapan ilk VO65’in güverteyle birleştirileceği, daha doğrusu tüm
teknelerin montajının yapılacağı İngiltere’deki Green Marine Tersanesi’ne
ulaştığı haberi geldi. Güverte de üretim yeri olan Fransa’daki Multiplast
Tersanesi’nden gemiyle İngiltere’yle ulaştırıldı ve resmen bir açıklama olmasa
da parçaların birleştirilme işlemi başlamış olsa gerek.
Geçen
hafta Volvo Ocean Race’te yaşanan en ilginç gelişme ise ilk kez bir Afrika
ülkesinin bir sonraki yarışa katılmak için çalışmalara başladığı yönündeki
haberdi. Habere göre Gana, ilk okyanus yarış takımını kurmuş adını da Ghana Ocean
Racing koymuştu. En büyük hayalleri ilk Afrikalı takımı Volvo Ocean Race’e
sokmak olan Ganalı iki işadamı Agbeli Ameko ve Eylam Hevi, yarış
organizatörleriyle görüşmek üzere Alicante’deydi geçen hafta. Denilene göre iki
işadamının gereken maddi desteğin sağlanması için Gana hükümetiyle görüşmeleri
sürüyor.
19 Mart 2013 Salı
Pamir yeni sezon için düğmeye basıyor
Fransa’daki temsilcimiz Tolga Pamir, 2013 MiniTransat
sezonunun başladığını duyurdu. 13 Ekim’de start alacak yarışa başvurular Paris
Boat Show esnasında yapılmış, Tolga da rekor sayıda başvurunun yapıldığı yarışa kaydını Kaya Ropes ana sponsorluğunda gerçekleştirmişti.
84 yelkencinin katılımına açık yarışa 113 başvuru yapılmış, Tolga Pamir
kuyrukta saatlerce bekledikten sonra kaydını yaptırabilmiş ve tüm bunları
Naviga’daki sayfasında takipçilerine anlatmıştı.
En son şubat ayında CNR Avrasya Boat Show’da karşılaştığımız
Tolga, Fransa’ya döndüğünde hareketli günlerin kendisini beklediğini söylemişti
bizlere. Ve şimdi Tolga için düğmeye basma zamanı.
Geçen sezon Les Sables Les Açores yarışını terk etmek
zorunda kaldığı için eksik kalan millerini tamamlaması gereken Pamir, bu amaçla
13 Nisan’da ilk yarışla start alacak. Halen La Rochelle’deki Pole France 6,50
ile antrenmanlarına devam eden Tolga Pamir’in Mini Transat 2013’e katılacağı teknesi
KAYA TUR 581 ile 180 yarış mili eksik görünüyor.
Yarış kurallarına göre, Mini Transat’ta mücadele edecek her yelkenci, yarışa
katılacağı tekne ile yarısı yarış, yarısı yarışdışı olmak üzere toplam 2.000 DM’lik
seyir yapmak zorunda. Şimdi Tolga bu koşulları yerine getirmek üzere aralarında
duo yarışların da yer aldığı yaklaşık 8.000 deniz mili bulacak toplam dokuz
yarışa katılacak. Duo yarışlarında Pamir’e Sinan Küçükkutlu eşlik edecek. 22
defa milli olan, Optimist ve 470 sınıflarında Türkiye birincilikleri bulunan
Küçükkutlu da ileride Mini 650 sınıfında yarışmayı hedefliyor.
Tolga Pamir’i bekleyen yarış programı şöyle:
NİSAN
Demi Cle 650-Locmiquelic-150DM (Duo)
Pornichet Select-Pornichet-300DM (Solo)
MAYIS
La Trinite-Plymouth-La Trinite-280DM (Duo)
UK Fastnet-Plymouth-565DM (Duo)
HAZİRAN
Trophee MAP-Douarnenez-220DM (Solo)
MiniFastnet-Douarnenez-600DM (Duo)
TEMMUZ
TransGascogne-Bourgenay-660DM (Duo)
EYLÜL
Trofe Mini Challenge-La Rochelle-75DM (Duo)
EKİM
MiniTransat- Douarnenez-4200DM (Solo)
ETNZ’ye nazar değdi
Bugüne kadar
tüm antrenmanlarını hasarsız bir şekilde geçiren, planları zamanında ilerleyen
34. Kupa’nın en iddialı meydan okuyucu takımı ETNZ’nin ikinci AC72’sinin kanat
yelkeninde hasar oluştuğu haberi geldi bugün. Olay, takımın merkezi Viaduct
Limanı’nda, teknenin kanat yelkeninin vinçle taşınması esnasında meydana geldi. Sebep ise işlem
esnasında rüzgarın artarak 20kt’lara ulaşması. Yapılan açıklamaya göre sorun
oldukça küçük. AC72’deki hasarın hızlıca giderileceği ve teknenin perşembe günü
suya indirileceği belirtiliyor.
Haberi veren
New Zealand Herald Gazetesi, olay esnasında çekilen videoyu internet sitesinde
yayınlamış. Görüntüleri buradan izleyebilirsiniz.
Öte yandan bu,
Viaduct Limanı rüzgarının yol açtığı ilk vukuat değil. Yaz boyunca Auckland’da
antrenman yapan Luna Rossa’nın da aynı şekilde kanat yelkeni hasar görmüştü.
18 Mart 2013 Pazartesi
Garda Optimist Buluşması yine rekora gidiyor
Her yıl katılım sayısıyla yeni bir rekora imza atan ve son
iki yıldır yelkencilerimiz Nogay Dökmeci ve Ömer Işık’ın birinci olduğu Garda
Optimist Buluşması, 31’incisinin startına 10 gün kala yine bir rekor kırmaya
hazırlanıyor. Geçtiğimiz yıl 1.055 başvuru yapılarak Guinness Rekorlar Kitabı’na
giren büyük buluşma bu yıl kendi rekorunu geçmeye hazırlanıyor. Zira bugün itibariyle
yarışa ön kayıt yaptıran yelkencilerin sayısı 1.175’e ulaştı. Bunların 892’si
12-14 yaş arası grubu ‘junior’lar, 283’ü de ‘Cadet’, yani 9-11 yaş arası
yelkenciler. Kesin kayıtlar ise yarışın ilk günü olan 28 Mart’ta belli olacak.
Bu arada yarışın ön kayıt listesine girdiğimizde ‘Junior’
sınıfında, geçen yıl yüzlerce rakibini geride bırakarak yarışları birincilikle
tamamlayan Körfez Yarımca Yelken Kulübü sporcusu 13 yaşındaki Ömer Işık’ın da
aralarında bulunduğu 52 Türk yelkencinin adı yer alıyor. Cadet’de de 13
sporcunun ön kayıt yaptırdığı görülüyor. Ülkemizi kesin olarak kimlerin temsil
edeceği henüz açıklanmadı.
Ömer Işık |
Türkiye, geçtiğimiz yıl yapılan ve Körfez Yarımca Yelken
Kulübü sporcusu Ömer Işık’ın birinci olduğu 30. Garda Optimist Buluşması’na 39
sporcu ile katılmıştı. Marmara Yelken Kulübü’nden Nogay Dökmeci de bir önceki
yıl kupayı kaldırmıştı.
17 Mart 2013 Pazar
Okyanusun habercileri
Dünyanın en güzel medya işi mi? Yoksa değil mi? Görüntüleri
izleyince siz karar verin. Volvo Ocean Race’te, takımlarda görev alacak media
crew member (MCM) yani medyacı için başvurular hala devam ediyor. Başvuru formu
Volvo Ocean Race resmi sitesinde. Bir de böyle güzel bir tanıtım filmi
çekmişler.
16 Mart 2013 Cumartesi
Kuşbakışı No: 17
ACWS 2013’ün ilk ayağı Napoli’ye tam bir ay kaldı. Kupa
sahibi Oracle Team USA, AC72’leri 17’yle bir yandan da San Fransisco Körfezi’nde
antrenmanlarını sürdürüyor. Bir de havadan fotoğraf çekimleri yapmışlar. Guilain Grenier'in objektifinden.
15 Mart 2013 Cuma
Yükseklik korkusu olan izlemesin
VO70 Team Sanya, TP52 Matador ve Bribon gibi birçok yarış
teknesi ve süperyata donanım hizmeti veren Palma de Mallorca'daki RSB Rigging Solutions/Rig
Pro ilginç bir çalışmaya imza atmış. Dubois tasarımı keç Nirvana’nın 64 metrelik
direğinin takılma aşamasını go pro kamerayla görüntülemiş. Hem de direğin en
tepesinden. Görüntülerin altına yerleştirilen müziğin kime ait olduğunu tahmin
etmek zor değil. Seattle civarından…
13 Mart 2013 Çarşamba
TP52 Quantum’da yarışmak ister misiniz?
Quantum Racing’in sahibi Doug DeVos’la bağlantı kurduğumu ve
52 Super Series’in gelecek ayağında bir Başüstü okurunun teknede yarışması
konusunda söz aldığımı söylemeyi çok isterdim ancak tabii ki böyle bir vaatte
bulunamıyorum. Ama en azından bulduğum bu videoyla teknedeki yarış atmosferini
kısa süreliğine de olsa yaşama fırsatı sunuyorum. GoPro kamera takımın pitman’i Tom
Burnham’ın kafasına yerleştirilmiş. Takımın pitman’inin nasıl çalıştığını güzel
bir şekilde gösteren video, birkaç dakikalığına da olsa teknedeymişsiniz gibi
hissettiriyor.
12 Mart 2013 Salı
Bolt 37, dünya şampiyonuna görücüye çıktı
Türkiye’nin
yeni yarış teknesi, Jason Ker'in kaleminden çıkma Bolt 37’nin üretildiği CSC Composites geçtiğimiz günlerde dünya şampiyonu bir yelkenciyi ağırladı. Amerika’da yaşayan ve tatil için Türkiye’ye
gelen 2009 Foiler Moth Dünya Şampiyonu Bora Güları, üretim aşamasındaki Bolt
37’yi görmek üzere Tuzla’daydı. Bilge Kerem Özkan ve Can Ergün tarafından
ağırlanan dünya şampiyonu yelkenci, ‘safkan yarışçı’ olarak tanımlanan Bolt 37’yi
inceledi, bilgi aldı.
Güları
buralara kadar gelince biz de Naviga olarak yakaladık ve bir röportaj yaptık. Henüz
bir yaşında bile değilken ailesinin işi sebebiyle ABD’ye taşınan 37 yaşındaki
Güları o zamandan bu yana Detroit’te yaşıyor. Güları Moth sınıfının yanı sıra
TP52 ve Melges sınıfında yarışmaya devam ediyor. Güları’yla röportajımızda yeni
projelerini öğrendik, hedeflerini sorduk. Röportajı Naviga’nın nisan sayısında
okuyabilirsiniz.
Bora Güları ve Bilge Kerem Özkan |
Bora Güları ve Can Ergün |
Bozburun’da sınırlar zorlanıyor
Bildiğiniz üzere Extreme Sailing Series 2013’ün ayakları
açıklanmıştı. Buna göre serinin Türkiye ayağı 20-23 Haziran tarihleri arası yapılacak.
Aldığımız duyumlar parkurun ilk yıl olduğu gibi Haliç’e taşınacağı yönündeydi.
Ama sonra gelen bir başka haber ise yarışların Pendik açıklarında yapılacağını
söylüyordu. Haliyle henüz net bir bilgi yok. Haber geldikçe aktarmaya
çalışacağım. Bu arada yine bildiğiniz gibi bu yıl İstanbul ayağında ilk kez bir
Türk takımı yarışacak. Serinin İstanbul ayağına üç ay kala Edhem Dirvana
liderliğindeki ilk Türk Extreme takımının çalışmaları son sürat devam ediyor. Hepsi
de hız tutkunu ekip, geçen günlerde Bozburun’da ikinci antrenman kampını yaptı.
İşin ruhuna uygun olarak taklalar atmayı da ihmal etmedi. Biz de Naviga sayfalarında aktarmak için Edhem’e antrenmanın nasıl geçtiğini sorduk. İşte
röportajdan bazı notlar, devamı Naviga'nın mart sayısında.
Ateş Çınar, Edhem Dirvana, Deniz Çınar, Cem Selçuk, Onur Bilgen, Can Bayülken |
· İlk
kampımızı aralık ayında Mitch Booth’la yapmıştık. İkincisini ise 25 Ocak-6 Şubat
tarihleri arasında gerçekleştirdik. Kampa takım sporcularımızdan Deniz Çınar,
Ateş
Çınar, Onur Bilgen, Can Bayülken, Cem Selçuk ve Anıl Berk Baki katıldı.
· Haziran’da
İstanbul’da
yapılacak Extreme Sailing Series için için ne kadar antrenman yapsak az, ancak
bu bizi daha da kamçılıyor. Sporcuların tekne hakimiyeti ve kondisyonda kısa
zamanda gösterdikleri gelişme gerçekten ümit vaat ediyor.
· Kampta
geçen seferki gibi Formula 40 teknemiz Freezone ve Formula 20 teknemiz Fox ile
antrenmanlar yaptık. İki teknenin de süratine yetişmek
yüksek miktarda konsantrasyon ve fiziksel kondisyon gerektiriyor. Kampa katılan
bütün sporcular şimdiye kadar kullandıkları hiç bir teknenin onları bu kadar
zorlamadığını
söylüyorlar.
· Yüksek
hızlarda yelken seyri esnasında yapacağınız bir hata ile tekne hızı bir anda
sıfır olabiliyor ve siz de kendinizi mancınıktan fırlatılmışçasına
öne doğru
uçarken bulabiliyorsunuz. Sonra tekneyi düzeltmek için de ciddi bir efor sarf
etmeniz gerekiyor.
· İlk
kampta Mitch Booth'dan yüklü miktarda bilgi edinmiştik,
bu sefer öğrendiklerimizi
uyguladık ve bunların antrenmanını yaptık. Takım üyelerimiz şimdiye
kadar bir çok üst düzey yarışta çok iyi dereceler almış
sporculardan oluşuyor. Daha da önemlisi hepsi için yelken bir tutku, bir nevi yaşamaları
için gereken hava. Hepimizin sınırlarını zorlayan ve bizi daha iyi bir yelkenci
olmaya yönelten katamaran yelkenciliğini ülkemiz de yapmaya çok uygun olduğundan,
kısa zamanda gelişeceğini ümit ediyoruz.
· Türkiye
Extreme Yelken Takımı ‘TURX’ projeye
destek veren yelkenci dostlarımız katkıları ve sporcularımız sayesinde oluştu ve
hedefine doğru
yoluna devam ediyor. Bu projenin parçası olmak isteyen kişi ve
kurumlar bize Facebook’taki ‘Turkish
Extreme Sailing Team’ isimli sayfamız ve grubumuz üzerinden ulaşabilirler.
Ayrıca tüm gelişmeleri internet sitemiz www.teamturx.com’dan da
takip edebilirler.
11 Mart 2013 Pazartesi
Sınavı hangi kadın yelkenciler geçecek?
Fotoğraf: Richard Tomlinson |
2014-15
Volvo Ocean Race’in tek kadın takımı Team SCA’in yakın takipçisiyiz. Takımı
oluşturmak için çok titiz bir çalışma yürüten Richard Brisius yönetimindeki
seçme ekibi, adayları sıkı bir elemeden geçirmeye devam ediyor. Lanzarote’de
devam Team SCA seçmelerine geçtiğimiz günlerde üçüncü grup da ulaştı. 10 günlük
sıkı bir elemeden geçecek yeni gelen ekibin üçü olimpiyat madalyalı.
Yeni
gelenlerden İspanyol Tamara Echegoyen geçtiğimiz yaz Londra Olimpiyatları’nda
Elliott 6m sınıfında altın; yine İspanyol Natalia Via-Dufrense 1992 Barcelona ve 2004 Atina
Olimpiyatları’nda, 470 sınıfında gümüş; Hollandalı Annemeike Bes de 2008 Pekin
Olimpiyatları’nda, Yngling sınıfında gümüş madalya kazanmıştı. Olimpiyat
madalyasız dördüncü aday ise İsveçli yelkenci Anna Lena Elled.
Takımın
koçluğunu, Puma Ocean Racing’in eski koçu Brad Jackson yapıyor. Jackson, “Tabii
ki öncelikle her adayın yelken yeteneklerine bakıyoruz. Ancak önemli bir
kriterimiz de takım ruhuna uyum sağlayıp sağlayamadıkları. Bu özellik yarış
esnasında çok önemli” diyor. Bu 10 günlük elemede adayların fiziksel
kondisyonlarının yanında sağlık durumlarına da bakılıyor.
Son
dört adayla birlikte bugüne kadar elemelere katılan kadın yelkenci sayısı 18’e
ulaştı. Daha da devamı gelecek.
Kesinleşen ekip bu yılın sonlarına doğru açıklanacak.
İlk
ekip: Annie Lush (İngiltere), Carolijn Brouwer (Hollanda), Jeanne Gregoire
(Fransa), Klaartje Zuiderbaan (Hollanda), Liz Wardley (Avustralya), Sam Davies
(İngiltere), Stacey Jackson (Avustralya).
İkinci
ekip: Alicia Ageno (İspanya), Sally Barkow (ABD), Karin Berg (İsveç), Sophie
Ciszek ve Jessica Sweeney (Avustralya), Robin Hilton (Kanada) ve Justine
Mettraux (İsviçre).
10 Mart 2013 Pazar
TP52 Ran’dan dünya şampiyonluğu
Fotoğraf: Xaume Olleros |
TP52’lerin dünya şampiyonluğu için karşı karşıya geldiği Miami’deki
Gaastra 52 Dünya Şampiyonası, beş gün boyunca değişen zorlu hava koşulları
sayesinde sekiz takıma gerçek bir mücadele yaşattı.
Üç günlük antrenman yarışının ardından sekiz takım 5 Mart
günü Miami Plajı açıklarındaki start hattındaydı. İlk günün yarışları oldukça
hafif, 6-8 knot’ta start aldı. İlk gün yapılan iki yarışta dikkatleri üzerine
çeken takım, şubat ayında yapılan Quantum Key West Race Week’in birincisi
Azzura’ydı. Zira Alberto Roemmers skipper’lığındaki takım, ilk yarışta birinci,
ikincisinde de ikinci olarak üç puanla günün lideri oldu. Takmı aynı zamanda daha
önce üç kez dünya şampiyonu olmayı başarmış Quantum Racing’in de dört puan
önündeydi. Quantum’dan bir puan gerideki Ran da günü üçüncülükle kapattı.
Azzura ikinci gün ise birinciliği Ran’a kaptırdı. 12-13kt,
hatta sağanaklarla kimi zaman 22kt’a ulaşan havada yapılan ikinci günün iki
yarışını da birincilikle tamamlamayı başaran Ran, Azzura’nın bir puan önüne
geçti ve birinciliğe yerleşti. Ran’ın keyfi haliye yerindeydi. Takımın taktisyeni
Adrian Stead “Bugün harikaydı. İki yarışta da hattın çok dar olması ve değişken
hava koşullarına rağmen çok iyi start aldık” dedi. Azzura’nın trimcisi Simon
Fry da, “Bugün bizim için çok zordu. Çok iyi yarıştığımızı söyleyemeyeceğim ama
çok kötü de değildik. Ancak bugün yaptığımız hatalar bize büyük bir ders oldu”
sözleriyle günlerini özetledi.
Üçüncü gün yetersiz rüzgar nedeniyle yarışlar yapılmazken,
finalden bir gün öncesine gelindiğinde Ran performansını daha da artırdı. O gün yapılan üç yarışı dördüncü, ikinci ve
birinci olarak bitiren Ran, en yakın rakibi Azzura’yla arasındaki puan farkını
beşe çıkarmayı başardı. Böylece takım dünya şampiyonluğunu neredeyse
garantilemiş oldu.
10 Mart Pazar, yani Gaastra 52 Dünya Şampiyonası’nın son
günü sekiz takım parkura çıktığında tüm gözler Ran’ın üzerindeydi. Günün ilk
yarışında Azzura birinci oldu, oldukça kötü bir performans gösteren Ran ise
yedinci. Son yarışa gelindiğinde sinirler iyice gerilmişti çünkü iki takım
arasındaki puan farkı çok azalmıştı. Son yarışı altıncı ve yedinci sırada, arka
arkaya götüren iki takımın liderliğini belirleyen ise ani bir broş oldu. Ran
son yarışta kontrolü bir ara Azzura’ya kaptırdı. Ancak tam o sırada broş yiyen İtalyan takım, Ran tarafından
geçildi ve dünya şampiyonasını da rakibine kaptırmış oldu. Son yarışı Ran
altıncı, Azzura ise yedinci sırada tamamladı.
Böylece Ran, sadece bir puan farkla Azzura’yı geçerek Gaastra
52 Dünya Şampiyonu oldu. Azzura’nın skipper’ı Guillermo Parada, yaptıkları
küçük hatalarla broş birleşince birinciliği kaptırdıklarını söylerken Ran’ın
skipper’ı Nikolas Zennströmm ise “Hayatımın en stresli günlerinden biriydi.
Güne altı puan farkla lider olarak başladık ancak yine de her şey olabilirdi.
İlk yarış çok iyi geçti ve ikincilikle tamamladık. Ancak ikinci yarış tam bir
şoktu” diye konuştu.
10. ve son yarışı birincilikle tamamlayan Quantum Racing ise
bir puan farkla şampiyonayı üçüncü sırada tamamladı.
8 Mart 2013 Cuma
Vendee Globe da one design’a mı geçiyor?
Volvo
Ocean Race’ten sonra Vendee Globe’da da sistem değişikliğine gidilmesi gündeme
geldi. Gelen haberlere göre son yarışta özellikle salmalarla ilgili yaşanan
hasarlar, daha güvenli yarışlar yapılması için one design’a geçilmesi konusunu Vendee
Globe yönetiminin gündemine taşıdı. Konuyu Yachting World yazarlarından Elaine
Bunting blogunda işledi.
Buna
göre yarış yönetimi son yarışta yaşanan salma problemlerinin üzerine yarışın
nasıl daha güvenli hale getirilebileceği konusunda kafa yormaya başladı. Hatta Vendee
Globe eski birincilerinden Alain Gautier’den konuyla ilgili görüşlerini
bildiren rapor istendi. Gündemdeki konu ise open rule’dan one design’a
geçilmesi.
Yarışın
direktörü Bruno Retailleau, “Alain’den, teknelerin geliştirilmesi konusunda
neler yapılabileceği hakında bir rapor hazırlamasını istedim. Bu raporu üç ana
fikir üzerine hazırlamasını talep ettim: one design yarışların avantaj ve
dezavantajları; Vendee Globe ruhuna uygun olup olmadığı ve one desing’a
geçilmesi halinde yarışın daha güvenli hale gelip gelmeyeceği. Bir karara
varmaya çalışıyoruz, konuyla ilgili en kısa zamanda bir açıklama yapacağız.”
Bunting’in
yazısına göre Desjoyeaux ve Armel le Cleach’ın da aralarında bulunduğu birçok
skipper one design’a geçilmesi taraftarı. Görüşler, bu sistemin fiyatları
düşüreceğinden Tanguy de Lamotte ve Alessandro Di Benedetto gibi düşük bütçeli
ve maceraperest yeni jenerasyon yelkencilerin katılımını da artıracağı yönünde.
Fiyat düşünce yelkencilerin sponsor bulması da haliyle kolaylaşacak. Yeni bir
IMOCA 60’ın inşası oldukça pahalı, en son üretilen yarışın birincisi Macif 3.5
milyon euro’ya mal olmuştu.
One
Design için konuşulan tekne ise Miched Desjoyeaux’nun 50ft’lik teknesi Oceans
50. Bu tekne one design yarışlar için üretilmiş ancak bugüne kadar yarışacak
mecra bulamamıştı. Ancak duyumlara göre Vendee Globe yönetimi bu konuya çok da
sıcak bakmıyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)