16 Temmuz 2013 Salı

34. America’s Cup fiyaskosu



34. Kupa tam anlamıyla cadı kazanına döndü. Yaklaşık bir hafta önce bıraktığımız noktada yarış yönetiminin yaptığı malum AC72 kural değişikliği üzerine Luna Rossa ile ETNZ ayağa kalkmış ve kararı protesto etmişti. Her iki takım da yarış yönetimini, kuralları son dakikada Oracle lehine değiştirmekle suçlamıştı. Yarış Direktörü Iain Murray ise tepkilere sert cevap vermiş ve her iki takımı Andrew Simpson’ın ölümünü kullanmakla itham etmişti.

Bu arada zaten hepi topu üç takımın Oracle’a meydan okuyacağı yarışın üçüncü takımı (aynı zamanda yarışçısı hayatını kaybeden) Artemis Racing’den ise ses çıkmıyordu. Nihayet beklenen açıklama yarışların start almasından hemen önce takımın CEO’su Paul Cayard’dan geldi. Cayard açıklamasında, paramparça olan teknelerin yeniden yapılması ve yarışa yetiştirilmesi işine gömüldüklerini, o yüzden herhangi bir açıklama yapamadıklarını söylüyordu. Bu aynı zamanda Artemis’in yarışlara katılacağını gösteren açık bir mesajdı.

Ve 34. Kupa bu tartışmalar eşliğinde 5 Temmuz’da start almak istedi ama alamadı. Çünkü 40 knot sağanakların eşlik ettiği sert hava koşulları nedeniyle ilk gün yarışları ertelenmişti. Ancak basın toplantısında dört takımın da skipper’ı –asık suratlarla da olsa-  medyanın karşısına çıkmıştı. Fakat kafalarda hala ETNZ ve Luna Rossa’nın yarışıp yarışmayacağı soruları dolaşıyordu. Bu arada Luna Rossa’nın patronu Patrizio Bertelli’nin, İtalya’nın en önemli spor gazetelerinden biri olan La Gazetta dello Sport’a yaptığı açıklama gündeme geldi. Oldukça sinirli olduğu açıkça belli olan Bertelli bu röportajda özetle, ertesi günkü yarışta parkura çıkmayacaklarını jürinin kararını beklediklerini söylüyor ve “Jürinin kararını alması bir ay da sürse biz teknemizi  bir ay boyunca suya indirmeyeceğiz. Bize  jüri karar vermeden yarışlara katılmamız için baskı yapıyorlar. Çünkü böylece jüri kararını kabul etmiş anlamına geleceğiz. Ama biz kararımızda direneceğiz” diye ekliyordu. 


Nitekim 7 Temmuz günü yapılan ilk yarışta Luna Rossa yarışa gelmedi. ETNZ de parkurda yalnız kaldı. Ve işin komik tarafı Kiwiler tek başına yarıştı, haliyle açılış yarışını kazanan da onlar oldu (!)

10 Temmuz’da yapılan bir sonraki yarışta ETNZ yine parkurda tek başınaydı. Çünkü rakibi Artemis, teknesini henüz tamamlayamadığı için parkura gelememişti. Bu arada Artemis cephesinden güzel haber geldi. Takımın katamaranı neredeyse tamamlanmak üzereydi. Birkaç güne kadar suya indirilerek ilk denemeler yapılacaktı.

Ve 11 Temmuz’da jüri kararını açıkladı. Kararda yarışın, önerilen 37 maddelik güvenlik kuralı listesiyle belirlenen takvimde devam edeceği, kuralların ancak çoğunluğun oybirliğinin sağlanması halinde değişebileceği belirtiliyordu. Ardından Luna Rossa’dan tek cümlelik bir açıklama geldi: “Yarışlara katılıyoruz.”

Bu arada esas bombayı yarışın sponsoru Louis Vuitton patlattı. Fransızların ünlü markası, America’s Cup yarış yönetimiyle sözleşmelerinin Louis Vuitton Cup’ta en az sekiz takımın yarışması üzerinden yapıldığını ancak sadece üç takımın yer aldığını belirterek sponsorluk için verdiği paradan 3 milyon doların geri ödenmesini  istedi. San Fransisco Business Times gazetesinin yazdığına göre America’s Cup ve Louis Vuitton arasındaki sözleşme, katılımcı takım sayısının altıdan az olması halinde sponsor markanın her bir takım için 1 milyon dolar geri alma hakkı bulunuyor.


12 Temmuz’da Luna Rossa’nın da katıldığı yarışlar başladı. İlk yarışı alan takım İtalyanlar oldu. 34. Kupa halen iki takım arasındaki round robin’lerle devam ediyor. Zamanla yarışan Artemis’in bu hafta sonuna kadar kataramaranı bir araya getirme işlemini tamamlaması bekleniyor.

34. America’s Cup’ta yaşananların tümünün bir fiyasko olduğu bir gerçek. Dünya basını da böyle yazıyor. Bunlardan biri, İngilizlerin en önemli gazetelerinden The Guardian. Ölümle, boykotlarla ve tek takımlık yarışlarla 34. Kupa’nın tam anlamıyla felaketlerle başladığını, aslında başlayamadığını belirtiyordu gazete. New Zealand Herald gazetesi ise “Düşündüğümüzden de korkunç başladı” diye yazıyordu. San Fransisco Chronicle da organizasyonu “Titanik’in batmasından sonraki en feci deniz olayı” olarak niteleyerek şöyle diyordu: “Larry Ellison’ın harika planı America’s Cup’ı San Fransisco’ya getirdi ama tarihin en korkunç spor olayları sıralamasında da zirveye yerleştirdi.”


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder