4 Mayıs 2012 Cuma

“Tekne evimiz, deniz de bahçemizdi”



En çok merak ettiğim insanlardan biri Deniz Karamanoğlu. Çünkü 1 yaşından itibaren yaşıtlarından çok farklı, sıra dışı bir hayat sürdü. Deniz tutkunu babası Haluk Karamanoğlu ve annesi Chris, iki küçük çocuklarına rağmen Deriska isimli yelkenlileriyle dünya seyahatine çıktı. Hal böyle olunca Deniz Karamanoğlu’na da henüz 13 aylıkken “okyanus yolları” göründü. Beş yıl süren seyahatleri boyunca Deniz’in tabiriyle “Tekneleri evleri, deniz de bahçeleriydi.” Bütün çocuklar gibi “bahçede” o kadar çok vakit geçirince de deniz suyu kanına girdi ve başka türlü bir hayat hayal edemez oldu.


“Benimki gibi bir çocukluk herkese kısmet olmuyor. Ne kadar şanslı olduğumu biliyorum” diyen Deniz bugün 25 yaşında ve Karacasöğüt’teki Gökova Yelken Kulübü’nde küçük yelkencileri denize kazandırıyor. Ama bir yandan da farklı maceralar denemekten geri kalmıyor. Deniz, geçtiğimiz aylarda amcası Selçuk Karamanoğlu’yla birlikte bir katamaranla  “denizcilerin gözünü korkutan” ve “yokuş yukarı” olarak tanımlanan Güney Afrika (Durban)-Karayipler (Martinik) arasında 6.300 deniz mili boyunca rota tuttu.  



Deniz Karamanoğlu, bir aydan fazla süren bu seyahate nasıl karar verdiğini, bu süreçte neler yaşadığını ve bu maceranın kendisine neler kattığını Tuba Noyan’a anlattı. Naviga’nın mayıs sayısında yer alan röportajdan birkaç anekdot aktaracak olursak...

·       Her ne kadar görüntü olarak çok değişmiş olsam da kendimi hala Deriska’nın küçük kızı olarak görüyorum. Belki de bu yüzden çocuklarla çalışmaktan bu kadar zevk alıyorum.
·       Amcamla yaptığım seyahatten duygusal anlamda inanılmaz zevk aldım. Babam, amcam, Sadun Abi (Boro) ve daha birçok denizcinin neden dünya seyahatine çıktığımı anladım.
·       Bu seyahat sayesinde zor durumlarda çabuk ve doğru karar verme konusunda kendimi geliştirdim.
·       Seyahat süresince bir yere tutunma ihtiyacı duymadan, istediğiniz kadar akıtabileceğiniz sıcacık suyla duş yapmak en çok özlediğim şey oldu.
·       Deriska ile dünya seyahatimize çıktığımızda 13 aylıktım. Türkiye’ye döndüğümüzde altı yaşındaydım. Pek çok tecrübem olmasına rağmen en önemli şeyleri hatırlamıyorum. Ben de bunu bahane ederek “O sayılmaz ki”diyorum. Bu yüzden tekrar hakkıyla bir dünya seyahatine çıkmayı çok istiyorum.

Röportajın tamamı Naviga’nın mayıs sayısında...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder