Fransızların çokgövdeli uzmanı, Volvo Ocean Race
2011-2012’nin birincisi Groupama’nın skipper’ı Franck Cammas’nın Luna Rossa’nın
AC72 ekibine koçluk yaptığını daha önce yazmıştım. Gelen bilgiye göre Cammas, takımın
Auckland’da devam eden antrenmanlarına bu yılın sonuna kadar katılmaya devam
edecek. “Görevim takımın AC72’lere alışmasını sağlamak. Bu konuda diğerlerine
göre biraz deneyimliyim galiba” diyor Cammas.
Fransız skipper’ın çokgövdelilerdeki başarısı çok. 2010’da Jules Verne Trophy’de dünya turunu 48 gün, 7 saat, 44 dakika ve 72 saniyede tamamlayarak rekora imza atmış, Transat Jacques Vabre’da üç kez birinci olmuş, 2010 Route du Rhum’da da birincilik elde etmişti Fransız yelkenci. Şimdiki görevi ise AC72’ler.
Daha önce çokgövdelilerle birçok kez takla atan Cammas, bu dev teknelerin ne kadar zorlanacağını ve sınırlarını gayet iyi bildiğini söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Takla atmak gurur duyulacak bir şey değil. Çünkü bu aslında ciddi bir kaza ve çok büyük bir risk. Kupayı kazanmak isteyen tekneyi zorlayabileceği en yüksek sınırı çok iyi bilmek zorunda.”
Cammas, AC72’lerin çok ilginç olduğunu da söylüyor. “Bir yelkenci olarak bu teknelerle yelken yapmak benim için çok heyecanlı. Çünkü bu çokgövdeliler şu an yelken yarışçılığının en üst seviyesi” diyor.
Fransız skipper’ın çokgövdelilerdeki başarısı çok. 2010’da Jules Verne Trophy’de dünya turunu 48 gün, 7 saat, 44 dakika ve 72 saniyede tamamlayarak rekora imza atmış, Transat Jacques Vabre’da üç kez birinci olmuş, 2010 Route du Rhum’da da birincilik elde etmişti Fransız yelkenci. Şimdiki görevi ise AC72’ler.
Daha önce çokgövdelilerle birçok kez takla atan Cammas, bu dev teknelerin ne kadar zorlanacağını ve sınırlarını gayet iyi bildiğini söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Takla atmak gurur duyulacak bir şey değil. Çünkü bu aslında ciddi bir kaza ve çok büyük bir risk. Kupayı kazanmak isteyen tekneyi zorlayabileceği en yüksek sınırı çok iyi bilmek zorunda.”
Cammas, AC72’lerin çok ilginç olduğunu da söylüyor. “Bir yelkenci olarak bu teknelerle yelken yapmak benim için çok heyecanlı. Çünkü bu çokgövdeliler şu an yelken yarışçılığının en üst seviyesi” diyor.
Fotoğraflar:Chris Cameron/ETNZ |
Bu arada iki rakip ETNZ ve Luna Rossa’nın ortak
antrenmanları Auckland’da devam ediyor. İki takım sürekli match race halinde.
Ortak antrenmanlar belli ki çok faydalı geçiyor. Zira ETNZ’nin blogunda bu
antrenmanları faydaları şöyle anlatılmış: “Tenisi boş duvara karşı oynamakla
karşındaki rakiple oynamak arasında dağlar kadar fark var. Çünkü tenis tek
başına oynanmaz. Biz de bu yüzden rakibimizle çalışmayı tercih ettik. İki takım
arasındaki match race’ler daha iyi yelken yapmak için bizi zorluyor ve birçok
şeyi daha hızlı öğrenmemizi sağlıyor.”
Öte yandan bir haber de ETNZ’den. Gelen habere göre takım ikinci AC72’sini şubat ayında telim alıyormuş. Gelen bilgi şimdilik bu kadar.
Öte yandan bir haber de ETNZ’den. Gelen habere göre takım ikinci AC72’sini şubat ayında telim alıyormuş. Gelen bilgi şimdilik bu kadar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder