34. Kupa tam anlamıyla cadı kazanına döndü. Yaklaşık bir
hafta önce bıraktığımız noktada yarış yönetiminin yaptığı malum AC72 kural
değişikliği üzerine Luna Rossa ile ETNZ ayağa kalkmış ve kararı protesto
etmişti. Her iki takım da yarış yönetimini, kuralları son dakikada Oracle
lehine değiştirmekle suçlamıştı. Yarış Direktörü Iain Murray ise tepkilere sert
cevap vermiş ve her iki takımı Andrew Simpson’ın ölümünü kullanmakla itham
etmişti.
Bu arada zaten hepi topu üç takımın Oracle’a meydan
okuyacağı yarışın üçüncü takımı (aynı zamanda yarışçısı hayatını kaybeden)
Artemis Racing’den ise ses çıkmıyordu. Nihayet beklenen açıklama yarışların
start almasından hemen önce takımın CEO’su Paul Cayard’dan geldi. Cayard
açıklamasında, paramparça olan teknelerin yeniden yapılması ve yarışa
yetiştirilmesi işine gömüldüklerini, o yüzden herhangi bir açıklama
yapamadıklarını söylüyordu. Bu aynı zamanda Artemis’in yarışlara katılacağını
gösteren açık bir mesajdı.
Ve 34. Kupa bu tartışmalar eşliğinde 5 Temmuz’da start almak
istedi ama alamadı. Çünkü 40 knot sağanakların eşlik ettiği sert hava koşulları
nedeniyle ilk gün yarışları ertelenmişti. Ancak basın toplantısında dört
takımın da skipper’ı –asık suratlarla da olsa- medyanın karşısına çıkmıştı. Fakat kafalarda
hala ETNZ ve Luna Rossa’nın yarışıp yarışmayacağı soruları dolaşıyordu. Bu
arada Luna Rossa’nın patronu Patrizio Bertelli’nin, İtalya’nın en önemli spor
gazetelerinden biri olan La Gazetta dello Sport’a yaptığı açıklama gündeme
geldi. Oldukça sinirli olduğu açıkça belli olan Bertelli bu röportajda özetle, ertesi
günkü yarışta parkura çıkmayacaklarını jürinin kararını beklediklerini söylüyor
ve “Jürinin kararını alması bir ay da sürse biz teknemizi bir ay boyunca suya indirmeyeceğiz. Bize jüri karar vermeden yarışlara katılmamız için
baskı yapıyorlar. Çünkü böylece jüri kararını kabul etmiş anlamına geleceğiz.
Ama biz kararımızda direneceğiz” diye ekliyordu.
Nitekim 7 Temmuz günü yapılan
ilk yarışta Luna Rossa yarışa gelmedi. ETNZ de parkurda yalnız kaldı. Ve işin
komik tarafı Kiwiler tek başına yarıştı, haliyle açılış yarışını kazanan da
onlar oldu (!)
10 Temmuz’da yapılan bir sonraki yarışta ETNZ yine parkurda
tek başınaydı. Çünkü rakibi Artemis, teknesini henüz tamamlayamadığı için
parkura gelememişti. Bu arada Artemis cephesinden güzel haber geldi. Takımın
katamaranı neredeyse tamamlanmak üzereydi. Birkaç güne kadar suya indirilerek
ilk denemeler yapılacaktı.
Ve 11 Temmuz’da jüri kararını açıkladı. Kararda yarışın,
önerilen 37 maddelik güvenlik kuralı listesiyle belirlenen takvimde devam
edeceği, kuralların ancak çoğunluğun oybirliğinin sağlanması halinde
değişebileceği belirtiliyordu. Ardından Luna Rossa’dan tek cümlelik bir
açıklama geldi: “Yarışlara katılıyoruz.”
Bu arada esas bombayı yarışın sponsoru Louis Vuitton
patlattı. Fransızların ünlü markası, America’s Cup yarış yönetimiyle
sözleşmelerinin Louis Vuitton Cup’ta en az sekiz takımın yarışması üzerinden
yapıldığını ancak sadece üç takımın yer aldığını belirterek sponsorluk için
verdiği paradan 3 milyon doların geri ödenmesini istedi. San Fransisco Business Times
gazetesinin yazdığına göre America’s Cup ve Louis Vuitton arasındaki sözleşme,
katılımcı takım sayısının altıdan az olması halinde sponsor markanın her bir
takım için 1 milyon dolar geri alma hakkı bulunuyor.
12 Temmuz’da Luna Rossa’nın da katıldığı yarışlar başladı.
İlk yarışı alan takım İtalyanlar oldu. 34. Kupa halen iki takım arasındaki
round robin’lerle devam ediyor. Zamanla yarışan Artemis’in bu hafta sonuna
kadar kataramaranı bir araya getirme işlemini tamamlaması bekleniyor.
34. America’s Cup’ta yaşananların tümünün bir fiyasko olduğu
bir gerçek. Dünya basını da böyle yazıyor. Bunlardan biri, İngilizlerin en
önemli gazetelerinden The Guardian. Ölümle, boykotlarla ve tek takımlık
yarışlarla 34. Kupa’nın tam anlamıyla felaketlerle başladığını, aslında
başlayamadığını belirtiyordu gazete. New Zealand Herald gazetesi ise “Düşündüğümüzden
de korkunç başladı” diye yazıyordu. San Fransisco Chronicle da organizasyonu “Titanik’in
batmasından sonraki en feci deniz olayı” olarak niteleyerek şöyle diyordu: “Larry
Ellison’ın harika planı America’s Cup’ı San Fransisco’ya getirdi ama tarihin en
korkunç spor olayları sıralamasında da zirveye yerleştirdi.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder